İçeriğe geç

Hangi bir nasıl yazılır ?

Bazı sorular vardır, sadece dilbilgisiyle değil, hayatın kendisiyle ilgilidir. “Hangi bir nasıl yazılır?” cümlesi ilk bakışta basit bir yazım sorusu gibi görünür. Ama aslında, seçimlerimizle, kararsızlıklarımızla, içimizdeki fırtınalarla ilgilidir. Ben de bu yazıda, bir dil kuralından çok daha fazlasını anlatan küçük bir hikâyeyi sizinle paylaşmak istiyorum.

“Hangi Bir?” Hikâyesine Hoş Geldiniz

Yağmurlu bir İstanbul sabahıydı. Elif, elinde kahvesiyle pencereden dışarı bakarken, masasında bir not defteri duruyordu. Üzerine kocaman harflerle “Hangi bir?” yazmıştı.

Kelimeleri seviyordu Elif. Her kelimenin bir duygusu, bir hikâyesi olduğuna inanırdı. Ama bu kez, sanki bir kelimeyle değil, kendi hayatıyla karşı karşıyaydı.

Yan odada, Ozan bilgisayarının başında planlar yapıyor, rakamlarla konuşuyordu. O, çözüm odaklıydı. Her şeyin bir mantığı, bir yolu, bir düzeni olmalıydı.

Elif ise kelimelerin arasındaki boşluklarda nefes alırdı. Empatiyle, duyguyla, anlam arayışıyla…

“Hangi Bir”in Anlamı

Elif birden Ozan’a seslendi:

— “Ozan, sence ‘hangi bir’ ayrı mı yazılır, bitişik mi?”

Ozan başını kaldırmadan cevap verdi:

— “Tabii ki ayrı yazılır. ‘Hangi birini’ diye de kullanılır. Kurala göre öyle.”

Elif gülümsedi. “Kuralına göre” kelimesi, ona hep fazla soğuk gelirdi.

— “Peki ya kalbe göre?” dedi sessizce.

Ozan’ın stratejik zihni o an şaşırdı. Çünkü Elif, basit bir yazım meselesini bir duygu meselesine çevirmişti.

Oysa Elif için “hangi bir” sadece bir dil meselesi değildi; hayatta kimi, neyi, hangi yolu seçeceğimizi anlatan bir metafordu.

Yazım Kuralı mı, Hayat Kuralı mı?

Dilbilgisine göre “hangi bir” daima ayrı yazılır. Çünkü “hangi” bir soru sıfatıdır, ardından gelen “bir” ise sayı ya da belirsizlik bildiren bir kelimedir.

Yani:

✅ “Hangi birini seçeceksin?” doğru,

❌ “Hangibirini seçeceksin?” yanlıştır.

Ama Elif’in zihninde bu ayrım daha derindi.

“Hangi birini seçsem eksik kalıyor,” diye düşündü. “Hangisini bıraksam, içimde bir parçam orada kalıyor.”

Belki de dildeki bu “ayrılık”, insanın kendi içindeki bölünmüşlüğünü yansıtıyordu. Her zaman bir şeyleri seçiyor, diğerlerinden vazgeçiyorduk.

Hayatta da, kelimelerde de aynı kural geçerliydi: Bazı şeyler ayrı yazılır, çünkü hepsi bir araya sığmaz.

Ozan’ın Mantığı, Elif’in Kalbi

Ozan defterin yanına geldi, Elif’in notlarına baktı.

— “Yani mesele sadece yazım değil, öyle mi?”

— “Değil,” dedi Elif. “Mesela hayat… Hangi birini seçeceksin? İş mi, aşk mı, huzur mu, tutku mu? Her seçim bir ayrılık değil mi zaten?”

Ozan duraksadı. Hayatı boyunca mantıkla kararlar almıştı ama Elif’in cümlesi, zihninde bir denklem gibi yankılandı.

“Hangi bir…” dedi kendi kendine, “belki de ayrı yazılır çünkü insan hiçbirini tam birleştiremiyor.”

Bir Dilbilgisi Dersinden Fazlası

Bir süre sessizlik oldu. Sonra Ozan, defterin kenarına küçük bir not düştü:

> “Bazı kelimeler ayrı yazılır, çünkü birlikte olurlarsa anlamı bozulur.”

Elif gülümsedi. Dilin de kalp gibi bir dengesi vardı; fazla yakın olunca boğar, fazla uzak olunca kopar.

İşte “hangi bir” kelimesi de tam bu denge noktasında duruyordu: anlamı korumak için ayrı, duyguyu taşımak için yan yana.

Son Satır: Sen Hangi Biri Seçerdin?

Elif o akşam bloguna şu cümleyi yazdı:

> “Hangi bir nasıl yazılır?”

> Ve altına şu notu ekledi:

> “Kuralına göre ayrı, kalbine göre birlikte.”

Belki de mesele dilbilgisi değil, hayatın yazım kuralıydı.

Sen olsan, hangi birini seçerdin?

Yorumlara yaz; belki birlikte, kelimelerin değil, kalplerin doğru yazımını buluruz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

mecidiyeköy escort deneme bonusu veren siteler
Sitemap
grand opera bahissplash